8. Toplumsal Cinsiyet Adaleti Kongresi’nde “Kadın ve Mekân” ilişkisine mercek tutuldu

Literatüre katkı sağlamak ve mevcut bilgi birikimini ortaya çıkarmak adına her yıl KADEM öncülüğünde, Üniversitemizin ortaklığında düzenlenen Toplumsal Cinsiyet Adaleti Kongresi bu yıl sekizinci kez gerçekleştirildi. Kongrede “Kadın ve Mekân” teması etrafında kadın kimliği ve bu kimliğin yerleştirildiği, yerelleştirildiği, ait kılındığı veya uzak bırakıldığı alan ve mekânlar akademisyenlerce mercek altına alındı.

KADEM Kadın Araştırmaları Dergisi öncülüğünde; Fatih Sultan Mehmet Üniversitesi, İbn Haldun Üniversitesi, İstanbul Ticaret Üniversitesi, İstanbul Üniversitesi, İstanbul Medeniyet Üniversitesi ve Marmara Üniversitesi ortaklığıyla bu yıl sekizincisi gerçekleşen Kongre İstanbul Üniversitesi Beyazıt Yerleşkesi Rektörlük Binasında yapıldı.

Başkanlığını Ondokuz Mayıs Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Burhanettin Tatar’ın yaptığı, dört oturum halinde ve eş zamanlı olarak on bir ayrı panelle gerçekleşen kongre; İstanbul Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Haluk Alkan ve KADEM Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Saliha Okur Gümrükçüoğlu’nun açılış konuşmalarıyla başladı.

“Kadınlar farklı mekân sorunlarıyla yüzleşiyor”

Bu yılki kongrenin ana başlığını kadın ve mekân olarak belirlediklerini ifade eden Dr. Öğr. Üyesi Saliha Okur Gümrükçüoğlu, “Bugün mekân algısı psikoloji, felsefe ve coğrafya gibi pek çok disiplin tarafından yeniden gözden geçiriliyor. Kadın algısının mekâna bağlı olarak uğradığı değişime dikkat çekiliyor. Biz de bugün, kadının kendi potansiyelini açığa çıkartabileceği mekânların neler olduğuna ve bu mekânların nasıl inşa edildiğine dikkat çekmek istiyoruz. Savaşlar, mecburi göçler salgın gibi kritik dönemler ilk olarak ve en çok da kadını farklı mekân sorunlarıyla yüzleştirmektedir.  Kongre boyunca özel ve kamusal mekânlar, şehrin ve kırsalın ürettiği mekânlar, özgürleştiren ve hapseden mekânlar ve bunların kadına ilişkin taraflarını açığa çıkartmayı hedefliyoruz.” diye konuştu.

Kongrede dijital dünyadan sanat eserlerine, ibadet mekânlarından edebi metinlere, gündelik hayattan teorik tartışmalara kadar kadın-mekân ilişkisini tartışmaya açacaklarını kaydeden Gümrükçüoğlu, “Üretilen, dönüştürülen, anlam ve kimlik kazanan mekânın, kadın bağlamında analizinin yapılması, bugünkü kadın sorunlarına dair önemli çıktılara ulaşmamıza da yardımcı olacak.” dedi.

“Kamusal ve özel alan sınırı muğlaklaşıyor”

Kent ve kadın çalışmaları, toplumsal cinsiyet ve mekân kavramları arasındaki etkileşimsel ilişkiye uzun yıllar boyunca değinilmediğini söyleyen İstanbul Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Haluk Alkan, “Bununla birlikte bahsedilen bu iki kavram arasında ilişki kent bilimcileri, şehir plancıları, sosyologlar ve teorisyenler arasında tartışılmaya devam etmektedir. Kadın ve mekân ilişkisi söz konusu olduğunda ise etkileşim bir kat daha önem kazanmaktadır. Kadın kimliği dikkate alındığında kamusal ve özel alan sınırının muğlaklaştığı, kamusal alanda belirlen sınırlamaların hayatın tüm alanlara nüfuz edecek ölçüde genişletilebildiğini gözlemlemekteyiz.” ifadelerini kullandı.

50’ye yakın bildiri sunuldu

Gün boyu süren ve 50’ye yakın akademisyenin farklı oturumlarda sunduğu bildirileriyle katkı verdiği kongrede mekân kavramı, kadın odaklı bir analizle ve farklı disiplinlerce ele alındı.

Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi adına Toplum Araştırmaları ve Uygulama Merkezi (TAM) tarafından yürütülen Kongrede öğretim üyelerimiz de bildiri sundu. Tarih ve Mekân oturumunda Bilim Tarihi Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Nihal Fırat Özdemir, “Kamusallaşma Mekânlarında Ayrımcılık Örnekleri: 17. Yüzyıl İngiltere’sinde Kahvehaneler” başlıklı bildirisiyle yer aldı. Tarih Bölümümüzden Dr. Öğr. Üyesi Emine Tonta Ak’ın moderatörlüğündeki Mekân ve Zaman oturumunda Dr. Öğr. Üyesi Lale Uçan “Sultan V. Reşad’ın Kadınefendilerinin Sosyal Mekânlardaki Var Oluşları” başlığında konuştu. “Türk Edebiyatı Tarihi Çalışmalarında Hiyerarşik (Piramidal) Mekân Sorunu” başlıklı bildirisiyle Kongre Başkan Yardımcısı ve Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Zeynep Kevser Şerefoğlu Danış, Edebiyat ve Mekân oturumunun konuşmacıları arasındaydı. Geleneksel Türk Sanatları Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Nihal Aracı’nın moderatör olduğu Sanat ve Mekân oturumunda ise aynı bölümden Öğr. Gör. Betül Bilgin, “İslam Minyatürlerinde Yer-Mekân İlişkisi Bağlamında Soylu Kadının Konumlandırılması” başlıklı bildirisini sundu.

Kongre sonunda “Kutsal Mekânın Muhafazası: Mescid-i Aksâ ve Murâbıt Kadınlar isimli bildirisi ile Şerife Eroğlu Memiş birinciliğe, “Çerçeveden Taşan İmge: Osman Hamdi’nin Mihrap/Yaratılış (Genesis) Tablosu Üzerine Felsefi Bir Analiz” isimli bildirisi ile Dr. Fatma Sayın ikinciliğe ve “Dijital Cemaat ve Fan Alanları: K-Pop Fandomu Üzerine Bir Analiz” isimli bildirisi ile kongreye katılan Betül Tozlu ise üçüncülüğe layık görüldü.

“Kadın ve Mekân” konulu 8. Toplumsal Cinsiyet Adaleti Kongresi, ödül töreninin ardından, Kongre Başkanı Prof. Dr. Burhanettin Tatar ve başkan yardımcıları Dr. Öğr. Üyesi Zeynep Kevser Şerefoğlu Danış ve Dr. Öğr. Üyesi Nursem Keskin Aksay’ın sonuç bildirgesini okumasıyla ve kapanış konuşmalarıyla sona erdi.